Kitapçı Mendel
Kitapçı Mendel kimdir, ben kimim ve burada ne işim var? Sanırım bir okur olarak sizin bu siteye girdiğinizde bana soracağınız gibi benim de kendime, topluma, boşluğa sormak istediğim sorular var.Bu sorular yeri geldiğinde bildiğimiz mana da cevapları olan ve soru işaretleri ile biten sorular olacak, yeri geldiğinde aklımdan geçenleri anlattığım bir metinin alt metni olarak yer alan sorular olacak. Kısacası anlatmak istediklerim var ve bunu anlatabilmenin en iyi yolu ise yazmak.
Aslına bakarsanız daha önce de uzun süre blog yazdım fakat şu sıralar yeni bir başlangıç yaparak yeni bir blog yazma ihtiyacı duydum. Buraya gelenlerinizin önemli bir kısmı beni Twitter'da Hayyam Kitap olarak bilirler. Yazmak birileri okusun diye yapılmaz şüphesiz fakat yazdıklarınızın karşılığında dönüşler almak insanın hoşuna gider. Hayyam Kitap sayfasında aklımdan geçen birtakım şeyleri sizlerle paylaştım ve sizler de bana geri dönüşler de bulundunuz. Bu dönüşler yer yer olumsuz da oldu fakat çoğunlukla olumlu dönüşlerdi. Açıkça söylemek gerekirse bu dönüşler zaten içimde olan yeni bir blog açma fikrini daha da aklıma soktu. Artık Twitter'da ki 240 karakter sizlere içimdekileri dökmek için yeterli gelmemeye başladı. Beni düzenli takip ediyorsanız son zamanlardan başımdan geçenleri duymuşsunuzdur. Birtakım problemler yaşadım fakat şu an her şey süt liman. İşleri yoluna soktum ve hayatım güzel bir şekilde ilerliyor. Bu da birtakım şeyleri artık daha düzenli bir şekilde yapabilme imkanı veriyor bana. Bunların başında okumak geliyor elbette. Artık çok daha düzenli bir şekilde yapabiliyorum okumalarımı. Öncelikle daha popüler, kısa ve okuması kolay metinler seçtim ve okuma tempomun yavaş yavaş artmasını sağladım. Şimdi biraz daha kuramsal metinlere yönelmeye başladım ve bu geçişi bir de yazma durumumu düzene sokarak taçlandırmak istedim ve burayı açtım.
Son olarak Kitapçı Mendel'e gelirsek. Stefan Zweig'ın bir karakteri. Geçtiğimiz haftalarda okudum ve karakteri çok sevdim. Hikaye Zweig'ın çoğu hikayelerinde olduğu gibi savaştan bahsetmeden savaşı eleştiren bir hikaye. Fakat hikayeden çok Kitapçı Mendel karakteri benim çok hoşuma gitti. Bilmiyorum belki meslektaşım olduğu için olabilir fakat okuduysanız yorumlarınızı beklerim. Yok okumadıysanız da mutlaka bakın derim, zaten epey kısa bir hikaye, yarım saatinizi ayırmanız yetecektir. Hayyam Kitap ismini neden buraya taşımadım diye sorarsanız Öncelikle artık Hayyam Kitap yok. Yani Hayyam Kitap geçtiğimiz mayıs ayında başladığım ve yaklaşık altı ay boyunca uğraştığım online kitap satış sayfasıydı. Fakat artık bunu yapmıyorum. İleride tekrar yapma arzum var fakat şu an değil. Ayrıca Hayyam Kitap çoğunuzun zannettiğinin aksine Ömer Hayyam'a olan hayranlığım yüzünden değil, o zaman oturduğum civarın adının Ömer Hayyam olmasından kaynaklanıyor. Elbette oraya ismini şair Ömer Hayyam vermiş fakat orada değil de başka bir yerde oturuyor olsaydım muhtemelen isim Hayyam Kitap olmazdı. Dolayısıyla bu blogda yeni bir isim denemek istedim.
Lafı biraz fazla uzatmış olabilirim. Sizi henüz ilk yazımda sıkmak istemem, belki de çoktan sıktım bile. Onun için burada bitirmek istiyorum .Son olarak söylemek istediğim şey bu siteyi daha çok okuduklarım ve izlediklerim hakkında doldurmak istiyorum, bu şekilde bir günlük tutmak değil arzum. Bu yalnızca giriş yazısı olarak böyle bir şey oldu. Bir daha kafanızı bu kadar şişirmeyeceğime söz veriyorum.
Aslına bakarsanız daha önce de uzun süre blog yazdım fakat şu sıralar yeni bir başlangıç yaparak yeni bir blog yazma ihtiyacı duydum. Buraya gelenlerinizin önemli bir kısmı beni Twitter'da Hayyam Kitap olarak bilirler. Yazmak birileri okusun diye yapılmaz şüphesiz fakat yazdıklarınızın karşılığında dönüşler almak insanın hoşuna gider. Hayyam Kitap sayfasında aklımdan geçen birtakım şeyleri sizlerle paylaştım ve sizler de bana geri dönüşler de bulundunuz. Bu dönüşler yer yer olumsuz da oldu fakat çoğunlukla olumlu dönüşlerdi. Açıkça söylemek gerekirse bu dönüşler zaten içimde olan yeni bir blog açma fikrini daha da aklıma soktu. Artık Twitter'da ki 240 karakter sizlere içimdekileri dökmek için yeterli gelmemeye başladı. Beni düzenli takip ediyorsanız son zamanlardan başımdan geçenleri duymuşsunuzdur. Birtakım problemler yaşadım fakat şu an her şey süt liman. İşleri yoluna soktum ve hayatım güzel bir şekilde ilerliyor. Bu da birtakım şeyleri artık daha düzenli bir şekilde yapabilme imkanı veriyor bana. Bunların başında okumak geliyor elbette. Artık çok daha düzenli bir şekilde yapabiliyorum okumalarımı. Öncelikle daha popüler, kısa ve okuması kolay metinler seçtim ve okuma tempomun yavaş yavaş artmasını sağladım. Şimdi biraz daha kuramsal metinlere yönelmeye başladım ve bu geçişi bir de yazma durumumu düzene sokarak taçlandırmak istedim ve burayı açtım.
Son olarak Kitapçı Mendel'e gelirsek. Stefan Zweig'ın bir karakteri. Geçtiğimiz haftalarda okudum ve karakteri çok sevdim. Hikaye Zweig'ın çoğu hikayelerinde olduğu gibi savaştan bahsetmeden savaşı eleştiren bir hikaye. Fakat hikayeden çok Kitapçı Mendel karakteri benim çok hoşuma gitti. Bilmiyorum belki meslektaşım olduğu için olabilir fakat okuduysanız yorumlarınızı beklerim. Yok okumadıysanız da mutlaka bakın derim, zaten epey kısa bir hikaye, yarım saatinizi ayırmanız yetecektir. Hayyam Kitap ismini neden buraya taşımadım diye sorarsanız Öncelikle artık Hayyam Kitap yok. Yani Hayyam Kitap geçtiğimiz mayıs ayında başladığım ve yaklaşık altı ay boyunca uğraştığım online kitap satış sayfasıydı. Fakat artık bunu yapmıyorum. İleride tekrar yapma arzum var fakat şu an değil. Ayrıca Hayyam Kitap çoğunuzun zannettiğinin aksine Ömer Hayyam'a olan hayranlığım yüzünden değil, o zaman oturduğum civarın adının Ömer Hayyam olmasından kaynaklanıyor. Elbette oraya ismini şair Ömer Hayyam vermiş fakat orada değil de başka bir yerde oturuyor olsaydım muhtemelen isim Hayyam Kitap olmazdı. Dolayısıyla bu blogda yeni bir isim denemek istedim.
Lafı biraz fazla uzatmış olabilirim. Sizi henüz ilk yazımda sıkmak istemem, belki de çoktan sıktım bile. Onun için burada bitirmek istiyorum .Son olarak söylemek istediğim şey bu siteyi daha çok okuduklarım ve izlediklerim hakkında doldurmak istiyorum, bu şekilde bir günlük tutmak değil arzum. Bu yalnızca giriş yazısı olarak böyle bir şey oldu. Bir daha kafanızı bu kadar şişirmeyeceğime söz veriyorum.
Tebrik ederim güzel bir yazıydı
YanıtlaSilTeşekkürler :)
Sil